Paul Auster

Kağıt üzerinde hiçbir şey olan ve hiçbir şey olamayacağı belli olan bir çocuk; Walt. Ve kendine yetiştirmek üzere tam da böyle bir çocuk arayan Yehudi Usta. Başta kulağa klasik bir öyküymüş gibi gelse de, bu hikayeyi yoğuran kişi Paul Auster olduğunda durumun her an değişebileceğine hazırlıklı olmalısınız. Walt’u Slim amcasının...

More
  • Ağustos 26, 2016

Özgün adıyla her dilde çıkan kitaplara bayılır insan. “Parantezi nereye koyup özgün adını belirtsem, İngilizce dışı bir dilse acaba o adını da kullansam mı…” gibi sorunlar insanın içini kemirmeden adeta bir yerli kitapmışçasına davranabilirsiniz kendilerine. Paul Auster’in Timbuktu’su da, bu kategorinin güzel bir temsilcisi olarak kitaplarımızın arasında yerini alıverdi kitapçıda...

More
  • Mayıs 1, 2016

Yazarın en coşkulu kitabı olarak geçiyor Brooklyn Çılgınlıkları. Genel olarak artık Paul Auster ismini gördüğüm gibi oluşan havaya ek olarak sevindirici bir arka kapak (ya da ilk nerede duyduysam) metniydi benim için. İnsanın hep daha fazlasını aramasının da bir kanıtı aslında. Normal koşullarda her zaman kaçılacak güvenli paul Auster limanının...

More
  • Haziran 27, 2014

Anı kitabı.. Bu tarzda hiç okumamıştım ve büyük önyargılarım vardı. Sıkar mıydı? Sarmaz mıydı? Ya da en çok kafa kurcalayanı bananeydi? Madalyonun diğer yüzündeyse Paul Auster. Yani açıklamaya kalksam yine Paul Auster. Yetmez mi? Yeter. Artar bile, daha ne diyeyim ki? Ve belki başkası olsa belki bu tarzdan sonsuza dek...

More
  • Mart 29, 2014

Bir Belly and I etkinliğidir. Cam Kent (City of Glass): Bir insan kimliğini kaç farklı biçimde karıştırabilir? Kendi ismini kullanmayan bir yazar, yazdığı kitaplardaki isim, yazdığı kitapların ana karakterine özenen o yazar ve o yazarı kaleme alan yazarın hikayede aynı isimle geçmesi.. Alemsin Paul Auster diyorum. Her şeyden önemlisi iç...

More
  • Ocak 13, 2014

Evet, yanımda biraz fazla gezdirdiğim bir kitap oldu ve bu, kuşkusuz bir hafta içerisinde bitmesinden daha büyük bir başarıydı.. Sunset Park‘tan sonra okuduğum ikinci Paul Auster kitabı Görünmeyen. Ama yazar hakkında olgunlaşmaya başlayan görüşlerimi sanırım ilk karşılaşmamda dile getirmiştim. 273 sayfalık Sunset Park’ı, içerisinde bulunduğunuz zamanda “tek solukta” size ne...

More
  • Mayıs 10, 2013

Adını çok duyup hiç tanıyamamak, hiç tanımadığı halde yakın hissetmek ve o ilk karşılaşmada her şeyin yerine oturmasını zevkle izlemek.. İşte Paul Auster’in şu an için son ama benim için ilk kitabı, Sunset Park’ın üzerimdeki etkisi budur. Belirli ana karakterler çerçevesinde kurguyu oturtmak zordur. Karakter sayısını kısıtlı tutmakla tesadüflerin inandırıcılığı...

More
  • Ocak 5, 2013