Biraz Özgürlük Alır Mıydınız?

Zorunlu askerlik.. Bedelli askerlik çerçevesinde aslında esas sorun bu biliyorsunuz. Orada-burada sistem olarak Almanlarınkini aldığımız söylenmekte. “Zorunlu” takısına yıllar önce kamu hizmeti alternatifi sunan ve 2010’larda onu da ortadan kaldıran Almanların.. Evet, bölgesel riskler vb çok farklı coğrafyalarımız ve kültürlerimiz var. Peki ya özgürlüklerimiz? 

Hayatta özgürlükleri “satın alma” fırsatı insanın önüne pek sunulmaz. Daha doğrusu kaybettiğiniz ölçüye bağlı bu biraz da. Ama en az 6 aylık bir ara, iş yaşamıma gayet yeter bir lisans eğitimime birde yüksek lisans eklemek için beni fazlasıyla motive etti birkaç yıl önce. Bunun gibi yüz binlerce kişinin bir o kadar farklı ya da benzer hikayeleri var. Ortak yanlarıysa hepsinin dönüp dolaşıp özgürlüğü kaybetmemek adına tek görünen seçenek bedelli askerliğe çıkması.

Bugün yapılan açıklama ile 2011’den çok kısa bir süre sonra bedelli askerlik 28 yaş ve 18 bin liraya 2015 Ocak’ında geri döndü. Genç nüfus dediğimiz olgu ülkemizde bu hızla devam ettikçe de bedelli askerliğin genele çözüm olmayacağı gayet açık. Her daim bir beklenti, her daim yeni bir uygulama bunları takip edip duracak bu kaçınılmaz. Bedelli askerlik dışında artık yönelinmesi gereken kalıcı çözüm önerilerini de görmeye başladık sanıyorum.

Dağınık anlamsız şeyler geçiyor içimden ve yazdığım da bunun yansıması gibi. Normalde nesillere/yıllara takılmam ama bu defa ilk ve belki de son olarak 1986’ya birkaç laf etmek istiyorum.. Şu anda adı ne bilmiyorum ama Anadolu Lisesi sınavları vardı bizim dönemimizde, buna hem ilkokul hem de ortaokul sonrası girdi 1986’lılar. Üniversite sınavında sistem değişikliğinden önceki son nesildiler ve eğitim öğretim şansı (belki de şanssızlığı aslında ama hep iyi görünüyordu :)) dışında ailelerde çocuk değeri bilinen ilk nesillerden biriydi bu kuşak. Ve 4 yıllık üniversite eğitiminin biraz üzerinde seyreden 1986 nesline bedelli askerlik de vurdu.

Büyük ihtimalle bedelli askerlikten de faydalandıktan sonra doğum tarihimden, hayatım boyunca başka beklentim kalmayacak kadarını yaşarken bir kısmını da böylece yazmış oldum.

Elbette bir yerde çizgiyi çekersiniz altı faydalanır, üstü kalır.. Bunun çare olmadığı açık ama umuyorum ki bedelli askerlik ile “özgürlüğü satın alma” işine bir daha kimse ihtiyaç duymaz. Çünkü herkes, bu özgürlüğü kaybetmemiş olarak doğar ve “görev” vb olağanüstü terimlerin üzerinden artık neredeyse bir asır geçmiş durumda.

Hayat kesintisiz devam etsin mi artık? Etsin, etsin.. 🙂

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir