Geri Dönüş (Back Spin) – Harlan Coben

Yazarlar kitaplarında ne yapmaya çalışır? İlkler için konuşmayayım ama özellikle birden fazla ve benzer tarzda kitaplar çıkartıyorlarsa birbirine benzetmemeye, kısaca özgün eserler yaratmaya gayret ederler. Harlan Coben ise ilginç bir şekilde tam tersi birbirine benzeyen kitaplarla bu işi yürütüyor. Hemde ne yürütmek..

Geri Dönüş, Coben’in 1997 yılında yazdığı dördüncü Myron Bolitar kitabı. Golfçü Linda ve Jack Coldren’in oğlu Chad Coldren’in kaçırılmasıyla başlayan hikayemiz, Linda’nın Myron’dan yardım istemesi ve Jack’in yıllar önce kaybettiği şampiyonayı kazanma çabası üzerinde dönüyor. Coldren’lerin Win’le olan ilginç yakınlığı, ilk defa olaylara Win’in dahil olmama hassaslığını göstermesiyle ilginç bir hal alırken, Myron Bolitar için de kuşkusuz bambaşka ve hafiften sudan çıkmış balık deneyimi oluyor.

Geri Dönüş’e başladığınızda girişte Harlan Coben’in golften pek anlamadığı/zevk almadığının itirafı ve bu sebeple aldığı yardımların teşekkürleri var. Şöyle bir bakıp iyi tamam diyerek kitaba başlıyorsunuz ve hop, karşınıza Myron Bolitar geliyor. Bilin bakalım golf hakkında ne düşünüyor? Tabi ki Coben gibi.. Anlık olarak bir yerlere yazmış olmalıyım ama Myron Bolitar’la Harlan Coben’in kendini yazdığını, Geri Dönüş kadar hiçbir kitabında hissetmemiştim. Kitabı bitirdikten sonra Coben’in de soluğu golf sahasında aldığına hiç şüphem yok Myron gibi. Spoiler sayılmaz 🙂

Kitabın çizgisi belli. Ne yazarı ne de kitabı çok çok anlatmaya gerek yok ama diğer Myron Bolitar serilerine oranla biraz daha sona ağırlık vermiş Harlan Coben, Geri Dönüş’te. Açmak gerekirse, mesela Büyük Vuruş’ta sizi şaşırtan “aaaa” faktörleri kitaba dengeli dağılmışken Geri Dönüş’te bu oran aynı kalmakla beraber hepsi sonda toplanmış. Gizemi çözdükçe açılan detaylar buna sebep olmuş diye düşünüyorum ama sonunda tatmin etse de, kitabın ortalarında sürekli fazla beklenti oluşturuyorsunuz. 468 sayfalık kitabın elimdeki ilk Türkçe baskısı Martı Yayınları’ndan çıkmış durumda. Türkçe’ye çevrilmiş bir Harlan Coben, hemde Myron Bolitar serisi! Hadi, daha ne duruyorsunuz?

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir