F1’in Çirkin Yüzü: 2012

Formula 1’de yıl içerisinde şampiyonun belirlendiği anlar kadar, ortada rekabet adına pek bir şey olmadığı halde bile heyecan yaratan zamanlar da vardır. Bu anlardan en etkileyicisi ise, bana sorarsanız yeni araçların tanıtıldığı Ocak sonu Şubat başı dönemleri..

Aslında çok azımız yeni bir Formula 1 aracını görüp, yeni tasarımın mühendislik anlamında ne sonuçlar verebileceğini değerlendirebilecek nitelikteyiz. O azınlık içinde olmadığım için bende diğer tüm F1 taraftarlarının yanında, herkesin bir şeyler gizlediği test seanslarını saymazsak, ilk grand prix’ye kadar 2012 araçlarını estetik olarak değerlendirmeye çalışacağım.

Ocak ayının sonlarında Caterham’la başlayan ve Ferrari, Lotus, Force India, Sauber, Red Bull ve diğerlerinin izlediği 2012 araçlarının örtü kaldırma mevsiminin tek bir ortak noktası ve tek bir istisnası vardı: 2012 kurallarına uygun kademeli alçalan bir ön kanat ve her şeye rağmen geleneksel bir tasarımı seçen McLaren.

İngilizce kaynakların tamamına yakınının ortak metni “ugly F1 cars in 2012” yani 2012’deki çirkin F1 araçları oldu. Formula 1 elbette performas başta olmak üzere belki de estetik dışında hemen her şeyin yarıştığı bir motorsporları serisi ama iş sizin benim gibi izleyicilere gelince ve ortada gerçekçi bir tur zamanı da olmayınca konuşacak tek şey de araçların tasarımları oluyor.

Aslında bu çirkin ördek yavrusu etkisinin ilk örneklerini 2009 yılında görmeye başlamıştık. 2000’lerin ilk yıllarında Michael Schumacher ve Ferrari’nin dominant performansı belki de -güncel- Formula 1 severleri ilk defa performastan başka alanlara, araçların nasıl göründüğü konusunda kafa yormaya itti. Ferrari’nin 2003 aracı F2003-GA ve ona ikiz kardeşi kadar benzeyen Sauber’in 2004 aracı C23‘ün şıklığını acaba unutanınız var mı? Ya da aynı Sauber’in 2012’de panda olarak anılan C31‘ine ne demeli? Peki ya Adrian Newey’in McLaren’da teknik problemlerini saymazsak tasarım olarak bir sanat eseri MP4-19 ve 19B‘si hala gözünüzün önünde değil mi?

Peki 2009’dan itibaren ne oldu? Kısaca kurallar değişti. Orantısız büyüyen ön kanatlar, daha yüksek ama dar arka kanatlar özellikle ilk bakışta bu izlenime kapılınmak üzere Formula 1’de, son günlerin popüler tabiriyle ucubeler yaratmaya yetti. Onu da sineye çektik ve 2010-2011 yıllarında bu tasarımları da benimsedik ve belki eski kurallara ait araçlar gözlerimize garip gelmeye başladı ama 2012…

2012 bana -ve birçok görüşe- kalırsa tasarım anlamında kötünün ötesinde bir çirkinleşme hareketi oldu. Bir F1 aracının en göze batan bölümü ön kanattır ve 2012 kurallarının, tasarım anlamında vurduğu en ağır darbenin de gözlerimizin bizi yanıltmadığını anladığımız an ön kanatlara olduğunu beraberce gördük.

Zamanla buna da alışır mıyız? Alışırız elbet ama FIA’nın geçmişte hatırlarsınız Sauber’in ön tarafından kaldırttığı uzun iki paçası gibi daha çok estetik amaçla aldığı kararların, 2012 tasarımlarını da yıl içinde olmasa da gelecek sezonlar için etkileyeceğini düşünüyorum. Tabi FIA’nın, bunun için teknik bilgisi dışında sporu gözleriyle izleyen taraftarları düşünmeye başlamasını beklememiz gerektiğini de aklımızın bir köşesinde tutmamız lazım.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir