Alçak Lisans

Bir sene önce Ales’e girip yüksek lisans peşinde koşacağımı söylese biri, yurtdışına bu amaçla gidip nasıl döneceğini şaşıran biri olarak gülerdim herhalde. Neyse, nasıl hızlı geliştiğine hala inanamadğım pek muhtelif nedenler sayesinde önce başvuruların son günü Ales’te sonra da yine sona yakın zamanlarda okullara başvururken buldum kendimi. Adı yüksek olmasına yüksek de, bazı detaylar bana bu işin biraz alçalmaya başladığını hissettirdi..

Öncelikle Ales. 86 kuşağı olarak biz ki ilkokulu beş sene okuyan son nesil, biz ki iki kez Anadolu & Fen Lisesi sınavlarına girmeye hak kazanan (ya da iki kez sömürülen) tek nesil, biz ki mavi önlü… (yok ya o daha önceydi :)), biz ki…. O kadar sınava girdik ki biz, Ales sınav değildi. Nasıl değildi? Biraz hızlı okuyabilme ve vasat anlayabilme kabiliyetine sahip herkesin Türkçe olarak andığı bölümü gözü kapalı yapacağı, matematiği ise annesinin karnında öğrendikleriyle (annem dört haneli iki sayıyı kafadan çarpabilir) götürebileceği bir komediydi. Hal böyle olunca iddalı olmasa da yeterli bir puanı alabilmek için kitap-defter sayfası açmanıza gerek olmadığı konusunda sizinle uzun uzun tartışmaya girebilirim. (Aynı durumda alamadıysanız sizi anti-üstün zeka ekibimizin nahif ellerine bırakacağız ya da daha basiti; niye çalışmadınız tembeller! :)) Lisans eğitiminin üzerine çıkabilmek için her ne kadar işime gelmese de bana göre çalışmak gerekirdi. Birinci alçaklık.

İkincisi ise özel okullar. Ya bir kontrol mekanizması var elbet ama lisansa oranla bana göre ipleri fazla gevşek bırakılmış. Hayır kalıba sokulmaya alışık olduğumuza mı diye düşünüyorum ama birbirleri arasında bile o kadar çelişiyorlar ki, beynimin standartlardan sorumlu bölümü şu an iflas etmiş durumda. Biri geliyor 10 kontenjan, diğeri diyor kaç kişi başvurursa hepsini alıyoruz, bölümler arası sonradan olası transferler, yine sonradan tezli-tezsiz değişimleri, bir anlaşyış, bir hürmet… Benim açımdan iyi, şikayetçi olmak için mazoşist olmak lazım ama sistemin geneli açısından esneklik had safhada. Fazla elastikiyet de iyi değildir benden söylemesi..

Aslında daha eklesem eklerdim ama uykum geldi. Sözün özü, ımm ne desem bakın nasıl da standart koyamaz oldum… Hah buldum! Sözün özü, “Nur kurada mızıkçılığa sebep olan isimdi” cümlesinde doğru yere virgül koyabiliyorsanız ve 271920100’ün karekökünü alabiliyorsanız, (hadi kafadan alamasanız da ne anlama geldiğini bilin) üstüne birde 10K silkelenirseniz yüksek lisansa hoş gelirsiniz. Ne kadar yüksek ne kadar alçak yorum sizin.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir