Kayboluş (Breakthrough) – Ken Grimwood

Bugünkü kitap menümüz, Sil Baştan‘la okurların beğenisini kazanan Ken Grimwood’un bir diğer eseri Kayboluş.

Epilepsi hastası Elizabeth Austin’in gençlik yıllarından başlayan kitap, hastalığının tedavisi için beynine elektrotlar yerleştirilmesini konu alıyor.

Dr. Garrick önderliğinde gerçekleşen operasyon sonrası hasta Elizabeth Austin’in beynine epilepsi krizlerini engelleyen bir elektrotla birlikte -kendi onayıyla- beynin aktif olmayan bölgelerini uyarabilecek deneysel elektrotlar da yerleştirilir. Başarılı geçen ameliyat sonrası Dr. Garrick’in yaptığı denemelerden hastalığın kontrol altına alınması dışında çok da umut vaat eden sonuçlar alınamaması ve Elizabeth Austin’in odaklandığı noktaların uzman heyet tarafından gelişmeden çok yanıltıcı olarak görülmesiyle deneylerin sonlandırılmasına karar verilir.

Ancak Dr. Garrick’in, epilepsiyi önleme cihazına, Elizabeth Austin’in inandırıcı olmayan tepkileri aldığı 12 numaralı elektrotun kontrolünü de eklemesi Elizabeth için yepyeni bir dünyanın kapılarını aralar.

12 numaralı elektrotu her çalıştırdığında 1800’lerin İngiltere’sinde Jenny Curran isimli bir kadının bedeninde hayat bulmaya başlayan Elizabeth için bu macera günden güne daha ilginç bir hal almaya başlar. Dr. Garrick ve eşi David’in ona inanmayan tavırları sebebiyle git gide kendi başına kalmaya başlayan Elizabeth, günden güne de Jenny’nin yaşamını -bilhassa da eşi Phillip’i- kendisininkine göre daha çekici bulmaya başlar. Elindeki cihaz yardımıyla her geçen gün Jenny’nin yaşamına biraz daha fazla dahil olmaya başlayan Elizabeth, zamanla Jenny’nin gerçek planlarını da öğrenecektir.

Phillip’i öldürüp kendisini şu an içerisinde bulunduğu rahat yaşama dahil eden insanlara olan borcunu ödemek isteyen Jenny’nin amacına ulaşmasını önlemek isteyen Elizabeth, Phillip’i kurtarmanın tek yolunun Jenny üzerinde gözlemcilikten çıkıp onu kontrol etmesi gerektiğinin farkına varır.

Genelde iyi bir kitapla ün yapan yazarların diğer eserleri birçokları için bekleneni veremez ancak bu durum kesinlikle Ken Grimwood ve Kayboluş için geçerli değil. En az Sil Baştan kadar sürükleyici ve etkileyici olan Kayboluş’un örneğin finalinin, en eleştirisel yaklaşan okurları bile ikna edeceğine eminim. Bilim-kurgu’ları seviyorsanız demiyorum, sadece nefret etmiyorsanız Kayboluş’a bir göz atmakla kendinizi kitabın içerisinde bulmanız bir olacak, orijinali 1976’da yazılan kitabın nasıl zamanın ötesine geçtiğine şaşıracaksınız.

Kayboluş’un elimdeki 333 sayfadan oluşan ikinci Türkçe baskısı Koridor Yayıncılık’tan çıkmış durumda. Hepinize şimdiden iyi okumalar..

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir