Gidecek Var İlerleme Raporu

Merhabalar. 11 Mayıs 2010 günü başladığım roman projesi Gidecek Var‘ı, sanırım bu blog’u takip edip de duymayan kalmamıştır. Ne yalan söyleyeyim, gerek ilk denemem olması gerekse de o dönemde oyalanacak bir şeyler aramamdan dolayı başlarda çokta ciddiye aldığım bir proje değildi, ta ki ilk örneklerimin edebiyat dünyasından anlayan kişilere ulaşana kadar..

“Bu baya profesyonelce olmuş Tolga” temelinde aldığım geri dönüşler, taslaklarını “One to Go” olarak andığım Gidecek Var’a önce kendine yaraşır bir Türkçe isim, bana da bu işle, en az aldığım yorumlar kadar profesyonelce ilgilenme olanağı sağladı. Devam eden zamandaysa zaten son dönemecine yaklaşan okulum biterek beni oyalandığım dil vb işleri saymazsak Gidecek Var ile tam da bahsettiğim gibi “profesyonel bir şekilde” yalnız bıraktı.

Aslında bu tarz bir bilgilendirme yazısını kendime ve Gidecek Var’ı takip eden dostlarıma, romanım yarılandığında falan yazmak istiyordum ama roman yazmak öyle büyük bir macera ki inanın içerisine bir kez adım attığınızda nerelerde olduğunuzu kestiremiyorsunuz. Kafanızda bir başlangıç noktası, birde buğulu bir son var ve o sona ulaşmaya çalışırken kelimenin tam anlamıyla kendi yarattığınız dünyada yeni yerler keşfediyorsunuz. Karakterlerin neler yaşayabileceği teknik olarak genel çerçevede belirlenir gibi gelirken, her bir bölümün size açtığı sürprizler belki de başlarda hayal bile edemediğiniz yerlere varmanızı sağlıyor. Siz de sanki yazar değilmiş gibi uzaktan nelerin ortaya çıktığını heyecanla izliyorsunuz. Eminim taslaklarımı okuyan biri, genel tutarlılığını koruyan hikayenin dışında sürpriz yaşamıyordur ama yazar için durum gerçekten çok farklıymış. Okurlara da bu duygunun yarısını aktarabilirsem iddia ediyorum ki bu kitabı bir “eser” olarak nitelendirebiliriz.

Neleri nasıl yaşadığımızdan sonra esas bahsetmek istediğim ilerleme konusundan da bahsedeyim. Gidecek Var’ı, her biri yaklaşık 9 bölümden oluşan 10 kısım olarak planlıyorum. Bölümler örneğin ilk kısım için 5 gibi bir rakamla sınırlıyken en kalabalık yedici kısımda 11’e kadar çıktı şu ana kadar. Ama ortalama 9 rakamı her kısım için tutarlı bir ortalama veri sağlıyor. Genel kısım oranını da, kitabın şu ünlü yarılarındayken 12 veya 13 olarak planlamıştım ama gerek hikayenin toparlanması, gerekse de laf kalabalığıyla sayfa sayısının şişmemesi adına 10 kısımı, her şeyin yerli yerinde olması için yeterli buluyorum. Klasik bir kitap baskısını kabataslak A5 olarak düşünürsek 9’ar bölümden 10 kısmım yaklaşık 300 sayfa civarı olacak diye tahmin ediyorum.

Şu sıralar sekizinci kısmın ortalarındayım ve muhtemelen 2011’in Haziran ayı içerisinde -yani başlangıcından 1 yıl + 1 ay sonra- Gidecek Var bitmiş olacak. Kitabın başlangıç/orta bölümlerinin aksine şu an finale kadar çoğu şey kafamda net ve artık açıkçası kurgulamaktan başka bir şey kalmıyor.

Tabi bu “bitirmek” de biraz kağıt üzerinde bir kavram. Baştan sona tekrar okumak, baskı aşamasına geçene kadar sayfa düzeninin olabildiğince sağlanması ve varsa hataların giderilmesi de zaman alan şeyler. O yüzden 2011’in sonuna kadar elimdeki “taslağı” bir “kitap” haline getirmeyi umuyorum.

Başladığım günden bitireceğim güne kadar üzerimden desteklerini esirgemeyen tüm dostlarıma tekrar tekrar teşekkürlerimi sunuyorum. Hem yazar olarak beni, hem de siz değerli okurları tatmin eden bir Gidecek Var’a fazla zaman kalmadı.. 😉

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir