İletişimsizlik İhtiyacı

İçimden zaman zaman şöyle “telefonu, bilgisayarı kapatayım bir süre yok olayım” diye geçiririm. Daha önce bu konuda hiç konuşmadığım bir arkadaşımın aynı şeyleri bana, kendisi için söylemesinin ardından sadece bana özel bir arzu olmadığının farkına vardım.

Modern dünyanın hayatımızı kolaylaştırdığı bir gerçek ancak hayatımızda, kolaylaştırmak için edindiği yer “insanlık” sınırlarımızı zorlayıcı düzeye ulaşabiliyor. Örnekte gözümüzün önünde aslında baksanıza “bir süre yok olayım" lafı bile farkında olmadan teknolojiden uzaklaşma anlamında sıkça kullanılıyor. Çok eskileri geçtim, benim yaşadığım çağda önceden bu lafı duyduğumda sadece bir tatile çıkma, iş yaşamından uzaklaşma gibi anlamlar algılardım.

Her ne kadar kağıt üstünde uygulanabilir bir şeymiş gibi dursa da gerek sorumluluklar gerekse ihtiyaçlar iletişimsiz bir yaşamı imkansız kılıyor. Bir deneme yapalım isterseniz? Madur olmamak için yanınıza almayın demiyorum o yüzden yarın, cep telefonunuzu kapatıp her zaman taşıdığınız yere koyun ve dışarı çıkın. Gün boyunca sayın bakalım eliniz kaç kere bu alete gidiyor? Üzerine birde yüz yüze görüştüğünüz ve size ulaşamayan insanların geri dönüşlerini ekleyin ve rakamı bir yere not edin. Cesareti olmayanlara kendi sonucumu söyleyeyim; yarım gün için 12.

Gördüğünüz üzere ancak yarım gün dayanabiliyor ve 12 gibi korkunç bir rakama ulaşıyorum. Cep telefonsuz bir yaşam istiyorsanız ve sonucunuz 0 ile 5 arasındaysa bir kol saati alın, 5 ile 10 arasında ise bir telefon kartı edinin ve ankesörlü telefonların yerlerini öğrenin, 10 ile 15 arasında ise testimizde olduğu gibi yanınızda kapalı bir cep telefonu taşıyın, 20+ ise de ümitsiz vakasınız fazla uğraşmayın. (Rakamlar kendi görüşüm olup, bilimsel değer taşımamaktadır)

Toparlamamız gerekirse; her ne kadar becerebilsek bile ne olacağını algılayamadığımız bir iletişimsizlik ihtiyacımız var ama bunu gerçekleştirebilecek kadar imkanımız pek yok. Örnekten de anlaşılacağı üzere telefon başlı başına bir anakara ama bilgisayar ve diğer iletişim aletlerini de saymaya kalksak inanın işin içinden çıkamayız. Anlayacağınız iletişimsizlik ihtiyacımızı gideremiyoruz. Zaten ufacık bir düşünce ile beceremeyeceğimiz sonucuna vardıktan sonra çabalamanın da bir anlamı yok aslında..

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir